BAL’IN İLK KAZANANI VE TFF’NİN HATASI
Bir türlü başlayamayan BAL’da Sakarya’dan yedi takım katılıyor ve bunlardan birkaçı sezon öncesi çokça iddialı durumda.
Bana göre ise Sakaryalılar arasında ligin ilk kazananı :Karasuspor!
Neden mi?
Ortada kalan bir köklü takımın hiçbir kurumsal destek olmadan şahsi çabalarla sahaya çıkacak konuma gelmesi bir başarıdır. Üstelik bahsettiğimiz lig BAL yani profesyonel ile amatör arasında kalmış, maddi anlamda ise profesyonel üçüncü ligden daha ağır olan bir yer.
Karasu’da bir grup gönüllünün takımın durumundan rahatsız olup ellerini taşın altına koymasıyla Karasuspor şu anda takım havasına kavuştu. Üstelik kadro bütününün 20 civarında oyuncusu da Karasulu. İsim vermeyi sevmem ama %100 organik olan bu çalışmada ;
Daha önce futbol aleminde çokça bulunmayan , alçakgönüllü ve içten bir yapıda olan başkan Yüksel Mazlum’un, yanında liseden eski öğrencim fedakar Cihat’ın, son yıllarda taraftarları örgütlemesi ve zor zamanlardaki sigorta rolüyle Onur’un, yine yöneticilik yaptığım dönemde futbolcum olan ve bu işte maddiyat, maneviyat ve bir ara sağılığını yitiren Hasan’ın ve de Karasuspor için son zamanlarda hep risk almış, görevden hiç kaçmamış antrenör Serdar’ın rolü büyük. Saydıklarım menfaatsiz kişiler. Ne bunların ne de bunlardan bahseden benim gibi farklı bir meslek grubunda olan birinin ortada herhangi bir çıkarı yok! Haklıya hakkını vermek durumu bu!
Dolayısıyla benim gözümde ilk başarı sağlandı. Saha sonuçları ne olursa olsun lige katılamama tehlikesi olan bir takımın şu anki durumunu önemli görüyorum. Lig sıralaması konusunda ise bu pandemi döneminde diğer takımlardan sağlıklı haber alıp gözlem yapamıyoruz. Ama her maçın 0-0 başladığını ve oynamadan, mücadelesiz kimsenin diğerini yenemeyeceğini, her takımın eşit sayıda oyuncu ile sahaya çıktığını göz önüne alırsak ben Karasuspor dahil her ekibe birbirine yakın şans veriyorum.
Diğer bir önemli konuya geçiyorum.
TFF, BAL başlama tarihini Mayıs sonuna bıraktı. Buradan şunu anlıyoruz ki federasyonun bu lig konusunda hiçbir hazırlığı yokmuş. Sadece vaka sayılarına göre lig oynatmayı düşündüğü belli oldu. Eğer sağlıkla ilgili gerekli hazırlıkları yapsalardı bu lig , diğer ligler gibi oynanırdı. Peki Mayısta vakalarda düşüş olmazsa, artarsa…Yine hazırlık olmadığından erteleme ve büyük ihtimalle iptal kararı gelecek.
Ayrıca Mayıs sonu lig demek Temmuz ayına maçların sarkması demek ki gündüz vakti oynanacak bu maçlar sporcu sağlığı için bir başka tehlike oluşturacak.
Adında amatör de olsa bu lig binlerce sporcunun, antrenörün geçim kaynağı. Maddi zorluk anlamında federasyon bir şey yapmadığı gibi katılım bedellerini de aldı.
Oysa aynı federasyon
Hollanda ve Norveç galibiyetlerinden dolayı Milli Takıma 3.75 milyon avro prim verdi.(Gruptan çıkacağımız da belli değil . Ayrıca bu Milli Takımı para, prim olmadan konuşamayacak mıyız?)
Bu parayı 266 BAL takımına bölüştürselerdi takım başına 138 bin liralık bir yardım olacaktı.
138 bin lira kulüplere bu ortamda büyük bir can suyu olacaktı. Bunu da yapmadılar ve gereksiz ertelemelerle; hazırlıksız, tamamen göz ardı edilmiş bir anlayışla BAL’ı ortada bıraktılar!
