Salı Sofrası
Ozal Sollllll
Sakaryaspor , Sakaryaya uyutma ,zaman geçirme taktiğine ,fırsat bulursa ileri çıkma taktiğine erken sarılan Adıyamansporun ipini, ikinci yarıda Ozan Solla yerle bir etti. Yeşil Siyahlılar zaman ayarlı vakit geçirme taktiğine, daha oyun başlar başlamaz sarılan Adıyaman karşısında, ilk yarıda da topa hükmettiği anlar dada pozisyonlar buldu. Ne var ki Mustafa Tahir babaoğlunun babalar gibi atılacak golleri atamaması, Oğuz Yıldırımın bir net pozisyonda gereğini yapamaması , Sakaryasporun üç puan iştahını ikinci yarıya taşıdı. Bu yarıda Adıyamanın biraz bizim kaleyi gözüne kestirdiğine tanık olsak ta, bu çok kısa sürdü. Tahir’in iyi kontrol edip kötü vurduğu pozisyon sonrası Yeni Atatürk stadında gözlerimizin pasını silen, bir Ozan Sol hamlesine şahit olduk. Ozan Sol, bize göre sağ, rakibe göre sol taraftan ayağına aldığı topla , adeta dans ede, ede rakip oyuncuları ipe dizercesine ceza sahasına girerken ,üzerine çıkan kaleciyede bir feyk attıkdan sonra ,topu boşta kalan Burak Süleymena alda at dercesine çıkardı ve düğüm çözüldü. Bu golde iki kişi sevindi. Ben bu sevinç seansında en büyük pastayı Ozan Sola ikram ediyorum. Tam usta işi bir gol sahne alırken, Ozan Sol rakibin hatasından kendi adınada bir gole imza atarak üç puanın güzelliğini soyunma odasına taşıdı. Bazen kendine güvenen oyuncuların lüzumsuz pas trafiğinde rakibe ikram ettikleri pozisyonlar olsada ,bu takımın ustası, kendine güvenen oyuncu sayısı bir hayli fazla. Adıyaman galibiyeti için takımı daha iyi tanımak adına, bol ,bol not tutarken, üç puanın karşılığına şu başlıkları yerleştirmişim. 1( sakaryasporun oyuncu kalitesi ,kadro derinliği rakibine göre çok öndeydi. 2) Adıyamanla aramızda hem hedef ,hem futbol kalitesi olarak çok fark vardı 3) Usta oyuncu fazlalığı Adıyamanın bir puana dayalı oyun anlayışını yerle bir etti. V e bizim sofranın üstüne, bir iki iyi iyi adam notu eşliğinde ,maçın en iyileri olarak buraya koyduktan sonra Adıyaman maçının içinden çıkan üç puan hikayesine nokta koyalım. Ozan Sol üç puana uzanan oyunun başrol oyuncusu. Bir ikinci isim kim mi derseniz ben, Çağlayan Menderesin ismini veririm. Bu 1999 doğumlu savunma oyuncunu ben çok beğendim. Diğerleri gücenmesin ,üç puan iki kişiyle alınmadı. Sizinde katkılarını ve de alın teriniz var. Ben sadece benim gözümde iki futbol kahramanı kim ,onları bulup ç.ıkardım. Sizin anlayacağınız Sakaryasporun kaliteli oyuncu grubundan her hafta değişik kahramanlar çıkıyor. Buda bizi şampiyonluğa taşır diye düşünüyorum. Bir hafta evvel hatırlarsanız Corum maçında bu tahta Ömer Bozanı koymuştuk.
NEZİHİ TOSUNCUK ( NAMI DEĞER DELİ NEZİHİ)
Nezihi Tosuncukun Sakaryasporda oynadığı yıllara tanıklık etmiş gazetecilerden, Spor yazarlarından biriyim. Nejdet Niş zamanında bu günün süper ligine çıkış hikayesi içinde önemli bir yeri olan Nezihi Tosuncukla ilgili ,bir gazeteci ,birde hakem olarak iki anım var. Birincisinden başlıyayım. O yıllarda Cumhuriyet gazetesinde bir haber ,Nezihi Sakaryaspor yolunda . Perşembe idmanında Nejdet Hocayı idman sonrası soyunma odasında ziyaret ettim. Hocam gazetelerde bir haber okudum, Nezihi Sakaryaspora geliyormuş, doğrumu bu haber ? Rahmetli Nişten gelen yanıt, Nazımcığım ,hiç dere geçilirken at değiştirilirmi? Bu lafın üstüne ne konur ,ne ilave edilirki. Çok değil iki gün ki idman sonrası bir bakarımki Nezihi Sakaryaspor idmanında . Şaşırmıştım,Allah allah dedim ve yine Nişin odasına doğru yol aldım. Hocam hani dere geçilirken at değiştirimezdi. Valla Nazımcığım at kaliteliyse ben ne yapayım. Nurlar içinde yatsın. Sakaryasporda oynadığı yıllarda benim futbol gönlümde ,oynadığı inatçı , şahsiyetli ,kaliteli savunma oyuncusu kimliği ile kendine yer edinen, Nezihi ile futbol sahalarında, birde hakemken bir araya gelmişliğim var. GS avarjla şampiyonluğu kaybettiği ;Nezihinide Zonguldak’ta forma giydiği o yılda ,onunla , o gün ki maça hazırlanan maça hazırlanan Ahmen Akçayında yer aldığı bir anda bana ,Nazım abi var mı bir istediğin dediğini ,dün gibi hatırlarım. Ha benim orda nemi işim vardı ? Bende Zonguldak GS maçı öncesi Paf takımlar maçını yönetmiştim. Bu gün ,o günlerde, ünlü Olgunlar turnuvasında forma giyen nezihi ile buluşmamda çekildiğim resmin içini, bu düşüncelerle doldurayım dedim. Hey gidi yıllar hey. İçine iyi şeyler yükleyenlere ne mutlu be dostlar.
PANTA BURAYA KADARDEDİ
Pamnta Sinan Anpute takımının yıllar süren mücadelesi içine daha fazla enerji yükleyemeyince benden buraya kadar deyip takımın futbol kepenklerini hizmete kapattı. Son olarak eski Ampte fedarasyonu Başkanı Arif Öztürk’e yapılan sportmenlik dışı davranıştan ötürü böyle bir karar aldığını söylese de işin büyük bir kısmında başka nedenlerin yattığını ,bu işin hizmet boyutu içine spora katkı yapmanın bedelinin ağırlaştığını sağır sultan bile biliyor. Yine de Panta Sinan iyi dayandı. Spora ,spora tutunan özürlü insanala uzun yıllar kapı kapı dolaşıp yardım isteyerek vermeğe çalıştığı sportih hizmet için benden buraya kadar diyen Sinan pantaya kızmak ne benim ,nede sizin,nede Ampute takımı oyuncularının hakkıdır. Spora bakış, engelli sporuna bakış bu şehrin görüş alanına bir türlü giremedi. Sadece Amputemi,Voleybolde bu şehrin File üstü enerjisini ilden ile taşıyan Bayan ( kadın ) voleybol takımımızda bu şehrin dinamiklerinden gereken ,hak ettiği değeri görmedi. Varsa yoksa futbol .Cünkü onun reklam pastası çok ama çok büyük.
CHRİSTİANO RONALDO ( O BİR REKORTMEN)
Şuan yaşı 37 gelmiş Christiano Ronaldo futbolda baharını yaşıyor. İngilterede Manchester Unidet forması altında son olarak oynadığı üç golle tüm zamanların en iyi golcüsü ünvanını elde eden Ronaldo, dünyada ve de ülkesinde sevilen saygı gören ender futbolculardan birisi. İçinde Filistin olmak üzere bir çok mazlum insana insani yardım yapan Chritiano Ronolda bu yönüyle gönüllere taht kuran yardımsever bir oyuncu. Büyük futbolcu kolay olunmuyor, büyük futbolcular kolay yetişmiyor. Ülkesi Portekizinde markasını dünyaya taşıyan Ronaldo son olarak attığı üç golle 807 gole ulaşarak tüm zamanların en büyük golcüsü olmuş. Ben daha üç yıl daha oynarım, bu zindeliği kendimde buluyorum diyen Ronaldo bana göre bu sayının çok daha üstüne çıkacaktır.
AYAĞA KALKMAYAN ( KÖRFEZLİMİ OLSUN )
Gecen hafta benim hazırlayıp sunduğum Spor Exestrada konu oldu,Sakaryaspor tribünlerinin yıllardır takıntılığı olduğu Ayağa kalkmayan Körfezli olsun slogonunu masaya yatırdık. Nedim hoca bu konuya açıklık getirdi Kocaeli kendi taraftarının bu konudaki tavrına ambargo koymuşlar. Sonuç Kocaeli tribünleri artık kendi işine bakıyor. Sanırım bize de bu konuda bir şeyler düşüyor. Kocaeli ile biz düşman değiliz, sadece komşu rekabeti içinde ,futbolun güzelliğini ateşlemesi gereken bir rekabetimiz olmalı. Geçmişin çirkinliklerini bu günlere taşımak kime ne fayda sağlar ki. Bende akli salim ,yeri geldiğinde Türkiye’ye örnek olacak tribün meşalesi yakanlarında ,tribünlere bu konuda bir mesaj gönderirde ,bu artık bayatlamış slogonu ,slokon çöplüğüne gömerlerse iyi olur. Bu konuda namı değer tribün lideri Keçi Yılmaz önderlik yaparsa ,ben inanıyorum ki kısa sürede Ayağa kalkmayan Körfezli olsun slogonu tarih olur. Gelin sizde benim gibi yapın ,ben şahsen komşumuz Kocaelisporla ezeli rekabeti , sevgi saygı sınırları eşliğinde yaşamak istiyorum. Ve ben Kocaelispor TFF 1 de kalsında yine bir Kocaeli-Sakarya rekabeti tribünlerde yerini alsın istiyorum. Tabi bunun içinde Kocaelinin ligte kalması ,bizimde TFF 1 çıkmamız gerekiyor.
ALKIŞLAR SAKARYA SPOR LİSESİNE GİDİYOR
Sakarya Spor lisesi futbolda Sakarya ismini Rize’deki Liseler arası Türkiye şampiyonasında finale kadar taşıdı. Şampiyon olamadık ama finalde Trabzon lisesine kafa tuttuk, şampiyon olamadık ama şampiyonluk umudunu uzatmalara kadar taşıdık. İki cevizden biri kırılacaktı, uzatmalarda kırılan ,kaybeden biz olduk. Futbolda olur bunlar, futbolda Sakarya Lisesinin buralara kadar taşınması, Sakarya futbolunun adını Finale kadar yazdırmakta az buz bir şey değil. Ben isim vermeden bu başarıda emeği gecen oyuncularımızı, teknik kadroyu ve de okul ayağında bu işe katkı sunan yönetim kadrosunu kutlamak istiyorum.
İŞTE DURUŞ BU ( METE KALKAVAN )
MHK nin 12 üst düzey hakemle ilgili aldığı karar spor kamuoyunda ,Hakem evlerinde tartışılmaya devam ediyor. Ferhat Gündoğdu ve ekibinin kamuoyunu ikna etme atakları her yerden olumludan .çok olumsuz tepki aldı. Bu karara MHKnin yola devam edecek hakem listesinde yer verdiği Mete Kalkavandan da tepki geldi. . Ben alınan bu karara saygı duymuyor ve hakemliğime nokta koyuyorum dedi. Kalkavanı alkışlıyorum, Kalkavan paraya pula değer verseydi ,iki sezon daha hakemlik yapar bu işten para kazanmaya devam ederdi. Helal olsun ona , haksız bulduğu bir kararın yanında durmayarak spor kamuoyunun ve de hakem camialarının sevgisine mazhar oldu. Mete Kalkavan her şeyin para pulla ölçülmeyeceğini, bunlar bu işi para için yapıyor diyenleride ters köşeye yatırdı. Mete Kalkavan bu duruşuyla MHK nin ipini çektiği hakemlerin altında ezilen duruşuna el vermeyerek ,yakında Tahkime ,olmadı AHM ,olmadı Avrupa İnsan hakları mahkemesine gitmeye hazırlanan hakem arkadaşlarına da bu konuda testek olarak onlara manevi güç yüklemiştir. Yok yok ,Ferhat Gündoğdu ve MHK nin diğer isimleri bu yapılan ,spor kamuoyuna anlatmaya çalıştıkları nedenlerin çok fazla itibar görmediği gerçeğinin altında ezilmeye başlamışlardır. MHK sezon sonunu beklemeden kafasının içindeki gizli ajantanın kapağını erken açarak ,belki de haklı olduğu bir konuda haksız konuma düşmüştür.