SAKARYA NEDEN KAYBETTİ?
TFF 2.lig play-off finali Türk futbolu için de unutulmaya yüz tutan önemli bir derbinin sahneye tekrar gelişine sahne oldu. O kadar ki yayıncı kuruluşun maç için aldığı reklamlar bir üst ligin finalinden kat be kat yüksekti. Bu iki takımın ikisinin birden veya birinin TFF1.Ligin marka değerine epey katkı sunacağı o kadar belli ki!
4-0 bitmiş bir maçtan sonra yazacaklarım bazılarına garip gelebilir ama futbolda önemli faktörlerden birinin şans da olduğunu belirtmek gerekir. Ona birazdan değineceğim. Yönetim, şehir, teknik kadro ve oyuncular geçmiş play-offlardaki hatalardan hiçbirini yapmadılar maç öncesinde. Para sorunu, sakatlık, yanlış kadro, yanlış motivasyon sorunları yaşanmadı.
Her ne kadar 30 metre öteden gelen bir duran topta aynı adama ikinci kez topa vurma izni vermek, bir yerleşme hatası olsa da direkten dönen topun olabilecek en iyi noktaya düşmesi de Musa Nizam’ın şansıydı.
25.dakikada Abdülaziz, Hakan’ın ortasına altı pasta dokunabilse Sakaryaspor skoru eşitleyecek ve Kocaelispor’un zayıf noktalarının üzerine -ki zayıf noktaları var- gidebilecekti. Çıkarken kaptırılan iki top kalede iki gole daha sebep oldu ve karşılaşma aslında ilk yarıda bitmiş oldu.
Sakaryaspor kendi oyununu uygulama şansını hiç bulamadı. Çok sıkıntılı olamayan defans hattı , 4 gol gibi pek fazla rastlamadığı zayıflığı sergiledi. Daha zor bir grup ve play-off aşamasından gelen Kocaelispor kabul etmek gerekir ki maçın tamamında bozulmadı, gevşemedi, planına sadık kaldı.
Futbolda taraftarı diri tutmak, deşarj olmak için mutlaka tribün düşmanı gerekir, bizde de bu rol için hedef alınan takımlardan biri Körfez ekibi. Ancak bu maç ile beraber 33 kez karşılaşan ve bunlarda 12-11 hala önde olan Sakaryaspor için rakibine kin dolu düşünceler beslemeye hiç gerek yok, faydası da yok. Aynı şey Kocaelispor için de geçerli. Zaten iki takımda da yerli oyuncu sayısı 1-2 tane. Şöyle bir baktım: İki takımdaki Trabzonluların sayısı 6-7’yi bulmuş durumda. Sırf bu tablo bile iki takımın altyapısı hakkında bilgi veriyor bize. BAL, 3.lig, 2.lig derken gelecek sene 1.ligde yer alacak Kocaelispor’un macera ve gayretini de taktir etmek gerekir.
4-0 hakem rezaletini kapatmaz. Benim bu ülkede en sevmediğim meslek grubu hakemlerdir. Çünkü adalet dağıtamayan insanların sevilecek yönü de yoktur.(En çok da Fırat Aydınus’tan hoşlanmam) Burada da ilk gol öncesi hakem Meler, olmayan bir faulü uydurdu. İkinci gol öncesi Kocaelili oyuncu topu kaçırmıştı çoktan ve Nuri’nin bileğine müdahale etti. Bırakın sarı kartı faul bile vermedi ve o top döndü, gol oldu. Bundan sonra da Sakaryaspor’un net penaltısı verilmedi. Şimdi skor farklı diye bunları dile getirmeyecek miyiz? Zeka, cesaret, adalet, tarafgirlik kavramlarında sorunları olan hakemler üst liglerde olduğu gibi burada da emek hırsızlığı yapabiliyor.
Son dört yılda üç play-off kaybeden Sakaryaspor’u bu yönüyle başarısız bulabilirsiniz. Ama madalyonun diğer tarafında her yıl öyle ya da böyle hedefin içinde olan bir takımın varlığını görmek de mümkün. Bulunduğu ligin Sakaryaspor’un yeri olmadığını taraflı tarafsız herkes biliyor, söylüyor zaten. Sadece iki takımın- skor ne olursa olsun – bir üst lige çıkacağı konusunun gündemde olmasının takımın motivasyonunu olumsuz etkileyip etkilemediğini bilmiyorum.
Şimdi hayatın devam ettiğini daha sakin, akılcı ve kararlı şekilde tekrar hatırlama zamanı. Tekrar ediyorum: Play-off finali yönetim ve takım için bir suçlunun aranıp bulunacağı bir karşılaşma değil. Bazen her şeyi doğru yaparsınız , yine de olmaz. Yapılacak kongreden kim çıkarsa çıksın Sakaryaspor tekrar aynı yolda hedefe koyulmalı. Kadroyu dağıtmamak da gerekli, bu takımdan gitmesi gerekenler olduğu gibi mutlaka kalması gerekenler de var. Teknik ekip devam etmeyecekse de yeni kenar yönetiminin mutlaka Sakaryalı olması gerektiği fikrini -yıllardır olduğu gibi- tekrar burada yazmak istiyorum.
Her şeye rağmen takımı bu noktaya kadar getiren , hedefi tek maça kadar ulaştıran yönetim ve takımı kutluyorum. Bunun iş kazası olarak tanımlanması gerektiğini düşünüyorum. Bu senenin kadrosu son birkaç yıldan çok daha iyiydi ve bu da umutları fazlaca artırmıştı. Bunu anlıyorum ama köklü ve büyük takımlar bir maçla kendini harap etmez. Geçmiş olsun Sakarya! Futbol ‘dün’ün çok çabuk unutulduğu bir spor dalıdır. Yoluna devam etmelisin.
