SANTRA
İmam cemaat hikayesi..
Sakaryaspor Başkanı Cumhur Genç ve yönetimi dün Sütiş’te kahvaltılı basın toplantısı yaptı, yazılı basından 4 gazete toplantıya gelmedi..
Demek ki iki gazete patronu Halil İbrahim Balcı’nın Sakaryaspor yönetimini veya Cumhur Genç’i veya Sakaryaspor’u protestosu bir yıl oldu, devam ediyor..
Şampiyon olduk, değişmedi..
Halil İbrahim Balcı’nın protestosuna destek veren gazete patronu arkadaşları da vardı, kimi vazgeçti, kimi halen arkasında..
Sattığı gazete de toplantıya gelmedi..
Bu gazetenin genel yayın yönetmeni aynı zamanda Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, spor servisinin toplantıya gitmemesini nasıl değerlendiriyor acaba?
Yenigün gazetesinin genel yayın yönetmeni aynı zamanda Sakarya Gazeteciler Birliği Başkanı, spor servisinin toplantıya gönderilmemesini nasıl değerlendiriyor acaba?
Yazılı spor basınının Sakaryaspor’la ilgili bir etkinliği protesto etme hakkı var mı acaba?
Bu sorunun cevabını bilmiyorum..
BİK ne düşünüyor acaba?
40 senedir spor basınındayım, böyle bir protesto hatırlamıyorum..
Benzerini 10 yıl önce Vedat Yaşlıca yönetimindeyken yaşadım..
Halil İbrahim Balcı’nın emriyle Sakaryaspor Başkanı Vedat Yaşlıca’nın resmini Yenigün gazetesi hiç yayınlamadı..
En çok satan gazetenin bu protestosu hiç tepki çekmedi, kınanmadı..
Bugünde dün yaşananlar acaba kınanacak mı?
Yerel basının amacı okuyucularını bilgilendirmektir, haberlerden haberdar etmektir..
Gitmediğin bir toplantıyla ilgili ne yazacaksınız acaba?
Okuyucunun bir tepkisi olacak mı?
Biz Sakarya’da ilkleri yaşarken ulusal basından arkadaşlar arıyor, ne anlatacağımızı şaşırdık..
İmam cemaat hikayesine benzedik iyi mi?
Bu kısır çekişmenin Sakaryaspor’a faydası yok, içimi acıtıyor..
Arkadaşlar işini yapamıyor, yapsa işsiz kalma ihtimali yüksek..
İşsiz kalmamak için işini yapamamak nasıl bir şey acaba?
Ama bu iş böyle olmaz ki..
Ben en çok Yeni Sakarya’da çalıştım, hakkını teslim etmem gerekir, Zeki Aydıntepe birgün bile işime karışmadı..
40 yılda birgün şöyle bir şey oldu..
Yavuz Köprülüoğlu vermiş gazı, Oğuz Dizer Sakaryaspor’da başkanlığa aday oldu..
Oğuz Dizer o gün benim gibi emekli gazeteci..
Emekli gazetecinin aldığı emekli maaşı, belediye de veya kamuda çalışıp emekli olan bir işçi emeklisinin maaşından daha az..
Yeni Sakarya gazetesinin spor müdürü benim, Oğuz Dizer’e tam destek vermemi (Zeki Aydıntepe) istedi..
Ali Şen arkasındaymış, “tam sayfa haber yap” dedi..
“Beni bugün izinli say, sen yap” dedim..
Oğuz Dizer benden ve benim gibi düşünenlerden destek bulamayınca çekildi..
En büyük tepkiyi bana koydu, hiç önemli değil..
Benim için önemli olan Sakaryaspor’a gol olmasın..
Bana küs Oğuz Dizer bir gün Kanal 54’e programa geldi, ben yorumcuyum, o anlatıyor; “Başkanlığa aday oldum, sağlığım bozuldu, her yerimde çıban çıktı..” dedi..
Ben de yapıştırdım; “Oğuz ağabey bende sağlığın daha çok bozulmasın diye destek vermedim” dedim, gülüştük..
Halen arkadaşız..
“İş başka, arkadaşlık başka” böyle bir şey olmalı..
Halil İbrahim Balcı ile de arkadaşız..
Beraber hiç çalışmadık ama beraber aynı yönetimde yer aldık..
90’lı yılların başıydı, Gözlem gazetesi patronu Muzaffer Aras başkan, biz yönetimdeyiz, Sakarya Karadenizspor’un kapısına kilidi astık..
Başta voleybol branşında kazanılan Avrupa Konfederasyon Kupası olmak üzere bir çuvala doldurduğumuz kupaları hazineye devrettik, görev süremiz bitti..
Eskiler bilir, efsane Karadenizspor’u biz kapattık..
Başaramadık, yönetemedik..
Diyelim ki çok gençtik, acemiydik, ama bugün..
Dolayısıyla iki gazete patronuna iki satırla noktayı koymak istiyorum..
En büyük güç sevmek, sevilmektir..
Aşkla işi karıştırma arkadaşım..
SANTRA HARİCİ
İlerlemek
Ezip geçmek olmamalı
