Salı Sofrası
Onarım
Sakaryaspor Göztepe yenilgisinin üstüne, TFF 1 de ilk galibiyetini İzmir’de saf kan Türk oyunculardan kurulu kadrosuyla mücadele eden Altınordu önünde aldı. Sakaryaspor Altınordu’yu yenerken neler yaptı ? Öncelikli olarak gecen haftanın önemli bir yanlışı olan sol kanat oyun anlayışını ,Hurşit’in ofansif gücünü de hesapla yar bu oyuncuyu sol dışa kaydırıp, İsmail Erdoğanı geri dörtlünün sonuna monte etti. Sakaryasporun kazanması içinde başka ne gibi faktörler vardı? Öncelikli olarak takımın gecen yıldan kalan oyuncu grubundan İki Oğuzu, Serkanı ;Ümit Kurdu, Süleymanı ve Hurşiti takım içinde tutarak kadro istikrarına parmak basılmış. Bu konuyu gecen hafta yazacaktım,nasip bu haftaki sofrayaymış. Bitmedi Göztepe maçının aksine Altınordu karşısında daha iyi mücadele eden ,daha iyi pas yapan ,kanat bindirmelerini iyi yapan bir Sakaryaspor çıktı İzmirde karşımıza. Özellilke ilk golün yapılışında Oğuz Yıldırımın sağdan nefis kesişinle buluşan Hurşit golünü beğendim. Altınordu maçının içinden çıkan ilk üç puanı, fazla büyütmeden önümüze bakalım. Altınordu yerli malı Türk takımı olarak Sakaryaspora rakip olacak bir takım değil. Başlığın ismini ne koymuştuk ? Onarım. Altınordu maçında teknik adamın bazı dokunuşlarını gördük. Yetmez ,elde zengin kadro var ,bu zenginliğin içinden çok iyi kadro düşüncesi çıkar. Bana göre Yeşil Siyah TFF 1 kadrosu haftalar ilerledikçe iyi işler yapmaya namzet bir takım. Oyuna ikinci yarıda 63 de giren ,ancak 84 çıkan Banza neden çıktı dedim,sonra öğrendim ki ,taktik gereği hücum bölgesinden bir adam çıkartıp savunma derinliğine güç katmak adına Çağlayan oyuna dahil edilmiş. Çıkan oyuncunun yüreği burgulsada, futbolda bunlar var. Aslonan bu düşünceyi çıkan oyuncunun kabullenip, küsmemesi. Bana göre Banza bu sene ,bu kadroda yıldızı parlamaya aday oyuncusudur. Umarım yanılmam ,umarım kazanan Banza ve Sakaryaspor olur.
BEN DEMİŞTİM DEMEYİ SEVMEM AMA ..
Göztepe maçında alınan sonuç ,oynanan oyun bazı medya kalemleri tarafından tefen konulmuştu. Ben demiştim demeyi sevmem, o maç sonrası Salı sofrasına şöyle bir yorumda bulunmuştum, demiştim ki, ilk yukarıdaki oyun çok kötü, ammma velakin ikinci yarıda yer ortaya çıkan Sakaryaspor oyunu içimndeki eksikler iyi onarılırsa ,gelecek olan oyuncular gelirse ,teknik adam Göztepe maçındaki eksikleri iyi analiz ederse, Sakarya geldiği yerde ses getirebilir demiştim. Bu görüşümü, beni bir bilen olarak görenlerede aklımın yettiğince anlatmaya çalıştım. İlk maçların içinden çıkan sonuçlar için hemen felaket tellallığı yapmak benim tarzım değil. Yineliyorum ,bu Sakaryaspor yabancısıyla yerlisiyle bütünleştikçe bizim önümüze içinde heyecan vede umut olan bir sezon koyabilir.
MHK GÖNÜL ALDI
Sabri Çelik Başkanlığındaki MHK Ferhat Gündoğdu MHK sının yaptığı işgüzarlığın üstünü gecen yıldan bu yıla taşıyarak onarmaya devam ediyor. Gecen yıl bir kenara itilmek istenen hakemlere maç vermeye, bu yılda devam eden Sabri Çelik Başkanlığındaki bu günkü mevcut MHK bize göre doğru olanı yapmıştır. Ferhat Gündoğdunun bana göre büyüklükleri altında ezildiği hakemlerin defterini dürüp, rahatlama yolunu seçerken,dikensiz gül bahçesi yaratma seneryosu, adil olmadığından duvara tosladı. Bir süre yaptıkları radikal hamle, TV şovmenlerinden ilgi gördü görmesine de , sonradan yapılananın ne insani ,ne vicdanı tarafı olmadığından kamuoyundaki testtekilerde geri adım attılar. Şimdi eskilerin bazıları Var hakemi olurken, kalanlara MHK, maç vermeye devam ediyor. Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus bıraktı, Ali Palabıyık ,Suat aslanboğa, Mert güzenge ,A.Kadir Bitikeni, Mete Kalkavanı Süper ligde görmeye başladık. Tugay Kaan Numanoğluda maç alacak ama sezon başı Atletik teste takıldığı için ,ikinci teste kadar stadü gereği maç alamayacak. Sonuç Ferhat Gündoğdu ekipi gaza geldi,yanlış yaptı,insan haklarına aykırı karar aldı ,Sabri Çelik ve ekipi bu yanlışın üstünü örttü. Yanlış olan gün geliyor doğruluk karşısında eziliyor.
EKREM HOCA VE BEN
Sakaryada geçtiğimiz günlerde yapılan hakem seminerini izlemek için gittiği Serdivan Ekrem Karaberber sosyal tesislerinde kapının girişine asılı duran Ekrem Karaberber resmini görünce geçmişte Ekrem hocayla yaşadıklarım bir filim şeridi gibi gözlerimin önünden geçip gitti. Hey gidi Ekrem hocam hey, yaşarken Esat Karaberberoğlunun ölümü ile sarsılan güzel hocam, biliyor musun iki numaralı oğlun Erkan karaberoğluda yanına geldi. Ah Ekrem hocam ah ,Alaattin Konukların ufacık bürosunda yaptığımız içinde spor dedikodusu olan yıllar hiç aklımdan çıkmıyor. Serdivandaki resmin önünde selvi yaparken ,o günlerde söylediğin bir şey geldi aklıma ,Nazım ,Nazım ,biliyor musun Dedikodu insan ömrünü uzatır dediğin espiri yüklü yakıştırman senden bana kalan ,içisevgi dolu bir yakıştırma hala benimle yaşamaya devam ediyor. Özetle sofra dostları ,şaka maka bizde tarih olmaya başladık. Baksanıza anı yüklü bir depo olduk. Ekrem Karaberberin Serdivan Spor komleksinde karşıma çıkan resimden esinlenerek bu haftada bizim sofrada hocaların hocası Teksaslı, Yıldırımsporlu, Sakaryasporlu Ekrem Karaberberi bir vesile ile anmış olduk. Sevgili hocam ,sevgili büyüğüm bu vesileyle seni bir kez daha sevgiyle ,saygıyla yad ediyorum. Ruhun şad olsun
ADEM LJAJİC VAKASI ( BODRUMSPORLU OLMUŞ)
Adem Ljajiç Beşiktaşın tarihinde çok büyük yıllık para alan ama karşılığına hiçbir şey koymayan, bir Fikret Orman transferidir. Beşiktaş’ın gözünü kiralık dönemde büyüleyen bunun sonucunda, büyük paralar karşılığında Beşiktaşa alınan bu oyuncu ,son yılını alt yapıda geçirdi. Bir çok takım gel bize desede o Beşiktaş’tan aldığı 4.200 bin EURO uğruna futboldan uzak alt yapıda gününü gün etti. Onamı kızalım? Yooo onu Beşiktaşa alan Beşiktaşın tarihinde aklanmayan başkan olarak Bay Fikret Ormana kızmak gerek. Şimdi bu Oyuncu TFF 1 takımlarından Bodrumla anlaşmış. Doğrumudur değil midir ,ben bilemem. Bodrumla 200 bin EUROYA el sıkışmış. İnanması çok güç. Valla Medya yazdı ben aldım burada yorumluyorum. Bana sorarsanız vardır bunda bir işte ,o işin içinde ne var ne yok benim bilmem çok güç. Sonuç bu transfer hikayesinden yola çıkarak ben diyorumki,yabancı transferlerde atacağınız adımlara ,yapacağınız sözleşmelere ilave olarl Sporcu karakterinede göz atacaksınız. Bakın el oğlu Türkiyeden oyuncu alırken, eğitine ,aile terbiyesine yaşam koşullarına bakıyor .Siz neye bakıyorsunuz? İyi bakmadığımız kesin. Baksanıza miyon EUROlar nası hiç oluyor. Birkaç iyi örnek hariç,genelde yabancı transfer konusunda bizim dört büyüklerin karnesi pek o kadar iç açıcı değil.
BU MEZARDA ( YUSUF ÖZKAN )
17 Ağustos 1999 nice yüreklerin yandığı, nice insanların 45 saniyelik Marmara depreminde yaşama veda ettiğ,nice ocakların söndüğü o unutulmaz yürek yakan, asrın depremi içinde tanıdıklarımız ,bildiklerimiz ve de yaşanmışlıklarımız içinde dostlarımızda var. Biz o geceden sağ çıktık, yaşam karnesinden tam 22 yılı cebimize koyduk. O akşamı ,o kabus dolu deprem akşamını bir daha yaşamamak adına, Allaha el açıp yalvarmakla olmuyor bu işler. Deprem ülkeyiz ,deprem şehriyiz ,ilgili olanlar Depreme karşı önlem almakla sorumlular. Alıyorlarmı? Koskoca bir soru işareti. Böyle bir deprem olursa var ya ,vallahi düşünmek bile istemiyorum. Gelelim başlıktaki konuya ,Yusuf Özkan eğitimci ,gazeteci ,spor adamı ,genç yaşta Marmara depremi onuda aramızdan çekip aldı. Yusuf Özkan için yazı yazacağım aklıma gelmezdi. Çünkü onunla yaşanmışlıklarımız içinde birbirimizi anlayamamışlarımız anlar oldu,öldü gitti ama yüreğimde burukluk var.. Yusuf Özkanın babasının ,annesinin elinden yemek yemiş biri olarak ,zaman zaman gittiğim karaaptiler mezarlığında Vedat savaşı ,Hüseyin tetiki, Sert Mustafa’yı velhasılı kelam tanışıklığım olan bir çok dostu ziyaret ederken onunda mezarının başında duraksar ,onunla yaşadıklarımı yad ederim. Bu sefer onun mezarının resmini çektim ve o resim bana konu oldu.Oda bir Deprem şehidiydi. Oda asrın depremine yenik düşen bir isimdi. Bu vesileyle Alpullulu Yusuf Özkana Allahtan rahmet diliyorum. Biliyor musunuz Yusuf Özkanın gazetecilik adımları içinde, bu meslekte ileri koşmasına adına verilen ilk el, benim elimdir.
KARASUSPOR ZEKİ ÇAKIR VE MAHMUT HANEFİ
Karasuspor bu şehrin Amatör futbolda marka değeri yüksek, futbolcu potansiyeli zengin bir ilçedir. Bu zenginlik içinden çıkan iki isim Zeki :Çakır üst yapıda ,Mahmet Hanefi alt yapıda Sarı Kırmızılı Futbol bayrağının geleceğini yukarılara taşımak adından yola çıkmışlar. Bizim gazetede okudum ,gerek Zeki çakır ,gerekse Mahmut Hanefi aynı dili kullanmışlar, Tesisleşme ,alt yapı ilk hedef. Bana göre profesyonel yaşamı görmüş Zeki çakır ile Mahmut Hanefi’ye gereken ilgi testek verilirse, Karasusporun profesyonellik hayali sonlanabilir. Sportif faaliyetlerde tesisleşme olmazsa ,alt yapı olmazsa yükselme olmaz diyen Zeki çakır , daha blinçli gençler yetiştirmenin yanısıra ,her türlü sportif faaliyetin içinde yeri olan bir Karasuspor oluşturmayı ana hedef olarak önlerine koyduklarını belirtmiş. Zeki çakır bu düşüncelerini medya önüne koyarken, bu adımların birlik ve beraberlikle taçlanması gerektiğine vurgu yapmış. Sözde söylenecek doğrular ,yeni Karasuspor için atılacak adımlar masa üstüne konmuş. Şimdi o düşünceleri masa üstünden alıp icraat için santraya konması gerekecek. Sözün özü Karasusporda yeni bir heyecan yaşanıyor. Yeni heyecanların Karasuyu başarıya taşıması dileğiyle.
