Salı Sofrası
Yazık oldu
Sakaryaspor bana göre TFF birde bugüne kadar seyrettiğim en kötü takım önünde iki puan kaybı yaşadı. Vallahi billahi yazık oldu. Bakınız efendiler, bu takımı içerden dışardan yönetenler ,iyi bir savunma hattı kurdunuz, bun dada son derece haklı olarak devam ediyorsunuz.. Buna benimde sözüm yok. Ancak bazen ofansif anlamda oyun düşündüğünüz anlarda bir ön liberolu oyun ,defansif anlamda oynayacağınız maçlar için çift ön liberolu oyunun içine bir türlü ideal isimleri yerleştiremediniz. Yani orta saha istikrarsızlığı gün gibi aşikar. Bir türlü kanat oyunlarını zenginleştiremediniz. Devam ediyorum ,size soruyorum, her maç beş oyuncu değiştirmek neyin nesi? Bakın iyi olan oyuncu grubu değişmez, oyuncu ne zaman değişir,aksayan yeriniz varsa bu değişimleri yaparsınız. Yahu kalenize gelemeyen, sadece savunmada kalan, ordada kalecisi dahil, çok top kaybeden bir takım önünde ,önde baskılı doğru oyunla , Kassangonun şahsi gayretleriyle yakalanan pozisyonlarda dünyalar kaçtı. Oyunsal anlamda kanat üretkenliğinde ilk yarıda sadece Roshinin ilk devrede gecen haftanın vede son maçın şansız golcüsü Kassangonun kafasına ortaladığı, kaçan net bir pozisyon vardı. Kale önü zenginliğine çare üretemediğiniz maçta Burak Süleyman’ın uzaktan attığı şık golle öne geçtiniz. Sonra ,sonrasının içinde Burak Süslemenle ikinci gol kaçtı. Sonra rakibin sağ kanat bindirmesinde ,kaleye uzak yerde Erdin’in anlamsız faulü sonrası, ikinci sarıdan kırmızı görmesi sahneye çıktı. Konuk takım ceza sahasına yapılan ortada bizim yapamadığımızı yaptı ve golü buldu. Sonra ne oldu? Mikail denilen kardeş ,M. Reşatın mükelmel pasında golü ben atayım kahraman olayım sevdasına bürünüp, net gol olabilecek bir pozisyonda bencilik sergileyince gol kaçtı. Sadece gol mü kaçtı? Tabi ki iki puanda kaçtı. Önemli bir çıkışın başlangıcına olanak sağlayacak Urfa maçı istenmeyen sonuçla uctu gitti. Teknik kadroya sesleniyorum, dokunuşlar gerekliyse yapacaksınız ,dokunuşları futbolcuları mutlu etmek ,illa oynatmak adına yapmayacaksınız. Bu maçta kaybedilen iki puanı ben futbolculardan çok teknik kadroya yazıyorum. Futbolda neyin ne zaman olacağını kestirmenin güç olaçağına Urfa maçı bize hatırlattı. Bizde teknik kadroya hatırlatalım dedik. kassango çıkıyor, Ali Ülken giriyor be ,ne alaka . Bırakın Kassangonun bitik hali olsa bile orada kalsın. O orada olunca rakip hücuma kalkmak adına bile korkuyor. Yineliyorum gitti gül gibi iki puan. Yine yineliyorum ,gerekmedikçe takımın oturmuş taşlarıyla çok oynamayın, Urfa maçı size ,bize ders olsun
HAKEM EVİNDE DEĞİŞİM
Sakarya’da Özgür Aygün gitti, Fatih Sucuoğlu geldi. Bu sefer İHK için siyaset ve MHK yolu kapalı kaldı. MHK yeni bir uygulamayı bir şekilde farkındalık yaratarak devreye soktu. Onley sistemi ile Kural ve Pisko teknik sınavı sonrası 62 ilde olduğu gibi Sakarya dada Taşları yerinden oynattı. Bu uygulama iyimi? Nispeten eskiye göre iyi bir uygulama. Daha fazla kırıp dökmeden, hakem evlerinin kapısından içeri giren bu uygulamanın, bazı eksik yanları olabilir, ben bu işin orasında, burasında değilim. Bu yeni uygulamada, hakem evinin kapılarıdan içeri uzun süredir girmeyen Ö.Faruk Yeşilin devreye bir şekilde girmesi, yeni sürecin içinde yer alan düşündürücü gelişmesidir. Yeni İHK Başkanı benim talebemdir ama, ondan hocalık hürmeti görmedim. O bir grubun adam olarak hakem evinde adımlar attığı için, ortalığa sevimsizlik katan, problem yaratan adımlar atanlarla beraber olduğu için, ona hiç kanım ısınmadı. Bundan sonra ısınır mı? Bunun için Fatih Sucuoğlu ve ekipinin hakem evinde atacağı adımlar önemlidir. Umarım deniz aşırı değil ,göl aşırı adımlar değil, doğru adımlar atar. Hakem evinde geride kalan yılların döşediği taşları yerinden oynatmadan ,üzerine eksik olan taşları gönül alarak ,tarafsız olarak döşerse sorun yok. Oyun bozanlık yaparsa kendi bilir. Geçmişin defterlerini karıştırmadan, geçmişin hazımsızlıklarını ceplerinde taşıyanları dinlemeye kalkarsa, savaş baltalarını devreye sokmaya kalkarsa, kendi bilir. Bunun sonunda kaos olur ki bundan herkes zarar görür. Bunları pas geçer Sakarya’nın hakemlikteki sorunlarına odaklanırsa ,bizde onun yanında oluruz. Gidene güle güle ,gelenlere hoş geldin diyerek bu yeni Hakem evi rüzgarının üstünü şimdilik örtüyorum. Bir ufak not daha ,lütfen Hakem evini yönetecekler bu günden daha fazla işlerine odaklansınlar. Lütfen, zamanı olanlar hizmet tabelasına isimlerini yazdırsınlar.
UMUT VEREN CUMHURİYET RESİMLERİ ( TUNCAY VE YUSUF)
Cumhuriyetin 100 yıl kutlamaları tüm engellemelere karşın, karşılısına başka şeyler dikilmeye kalksalar da umut veren kutlamalara sahne oldu. Çoluk çoçuk, genç ,ihtiyar ,Sporcusuyla ,antrenörleriyle, statlardaki gösterilerle müthiş ambiyanslara sahne oldu. Gençlğin Atatürke ve Cumhuriyete sahip çıkması yüreğimize umut yükledi. Bu 100 yıl kutlamaları kararan Cumhuriyet yüreğimize yeni taptaze umut yükledi. Anıt kabirdeki bindirilmiş kıtaları şovları ,Cumhuriyetin peşinden koşanların içinde kayboldu gitti. Anıtkabir’i 2 Milyona yakın insan ziyaret ett ,Atasına dua etti. Gelin sahalara bir Bakalım,GS dan Sonra Beşiktaş’ın Cumhuriyet gösterimi alkış aldı, Adana Demirsporlu Yusuf Erdoğanın maç bitimi Atatürk Bayrağı elinde stadı turlaması bir yana Sakaryasporun Teknik sorumlusu Tuncay şanlının Altay galibiyeti sonrası futbolcularıyla beraber ,soyunma odasındaki sevinç gösterisine göğsündeki Cumhuriyet ve Atatürk Posteri ile katkı sunması onun adına ,Cumhuriyetimiz adına artı Yeşil Siyah Cumhuriyet coşkusu oldu. Yok yok ,bu ülkenin taşlarıyla kimse baş edemez, Cumhuriyet ve Atatürk sevgisinin içine başka sevgiler yüklenemez. Bir Dünya lideri var onunda adı, Türkiye cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk.
HENDEK RÜYASI
Hendekspor futbolun içinde yer edinen şans talih kader kısmet misali çıktığı TFF 3 den ,daha bu ligin lezzetinin ,tatınının farkına varmadan düştü. Mavi Beyazlı camiaya bu düşüşün içine yeniden umut yüklemek adına, belediye gücü ile iki sezondur bayağı önemli harcama yaptı. Bir futbol takımı için yapılaşma çok önemlidir. Bir futbol takımı yapılan hatalardan ders alamazsa, geldiği yere dönüş biletini cebine koyması çok zordur. Bu gün Hendeksporu yönetenler, yanlış üstüne yanlış yapıyorlar. Sezona gecen sezon takıma hiçbir positif enerji yüklemeyen bir teknik adamla yola çıkmaları yanlıştı. O yanlış lig başlamadan bitti. Neden bitti niçin bitti,? zaten yanlış bir tercih olduğu için bizde üstünde fazla durmadık. Sonra Zeki Ersoy diye adı sanı duyulmamış ,İstanbullu bir teknik adamla yola çıkıldı. Bu birliktelik sadece iki hafta sürdü. Bursa Nilufer yenilgisi, ardından iç saha beraberliği, Hendek yönetiminin umutsuzluğu olunca, kısasüre önce Adıyamana giden Murat balaban , Hendeksporun üçüncü teknik sorumlu umudu olarak, mavi beyazlı futbol evine girdi. Oda gitti ,deplasmandan beraberlikle döndü. O geldi, bu gitti ,gel paşam git paşam diyerek olmaz bu işler. Sağlam, doğru yapılaşma ,iş bilen yöneticileriniz olmazsa, Hendekspor geldiği yere ,dönüş biletini çok zor alır. Ben bu senede bu dönüşün içine olumlu futbol düşüncesi koyamıyorum.
MAKİNE İBRAHİM YUVAYA DÖNDÜ
Makine İbrahim Harbişsporun sahipsiz kaldığı zor günlerde sarı siyahlı gemiyi terk etmeyen bir teknik adam resmidir. Sarı siyahlı futbol arabasını da kendi süren, oyuncularını maçlara kendi taşıyan Makine İbrahim ,Harbişin kapıları çeşitli nedenlerle futbola kapılarını kapatınca ,Makine İbrahim bir süre futbola hizmet çantasını Karaaptilere taşıdı. Futbola ,alt yapıya hizmet tutkunu olan Makine İbrahim Tankpalet farikasında yeni yönetimin futbola bakış açısı yeni bir hizmet anlayışına bürünmesi, Çetin Çalla yapılan anlaşmanın içinden çıkan ayrılık sonrası tekrar yuvaya döndü. Şimdi o çok sevdiği futbolun içinde kalması adına çok uğraş verdiği Sarı Siyah futbol evinde sportif trektör olarak, genç antrenör Tolga Ertürkle beraber, yeni Harbişsporun futbol geleceğinin plan programını yapıyorlar. Harbişsporun futboldaki resmi son yıllardabayağı çizik yedi. Umarız bu yeni süreçten doğacak olan yeni harbişspor Amatör futbolda yeni bir soluk olur.
AKYAZILI MARATONCU KIZ ( SEVİL HİKMET )
Sevil Hikmet Akyazı gibi muhafazakar ,günün iktidarına yüzde yetmiş beş testek eli veren Bir ilçeden çıkan, yürekli Atatürkçü ve Cumhuriyet donanımı ile ortaya çıkan sportif bir kız. Gelin bu yürekli kızımızın sportif gelişmeleri çinde neler yer alıyor. Küçük yaştan beri Spor yapan ,Tenise gönül veren ,uzun mesafe koşulara katılan ,Her Cumhuriyet bayramında İstanbulin yolunu tutan ,Cumhuriyet maratonuna katılan Sevil Hikmet ,Akyazı gibi muhafazakar biri ilcenin aydın yürekli kızı. Teniste Hülya Avşarın karşısına çıkan pırıl pırıl bir genç. Tenisteki bu ısrarı sonrası Akyazı Belediyesi onun ısrarlarına dayanamayarak Akyazıda Tenis kordu açmak zorunda kalıyor. Sevil Hikmet karanlıktan çıkan Aydın bir Türk kızı. Kim ne derse desin ,kim ne kadar muhafakar olursa olsun ,Cumhuriyetin ektiği tohumların nasıl yeşerdiğini Cumhuriyetin 100 yıl kutlamalarında gördük. Bu nedenle de Akyazı gibi muhafazakar bir ilçeden ses veren Sevil Hikmet bunun için sadece tek bir örnek değildir.
İLKAYA HİZMET JESTİ
Türk asılı Alman kökenli İlkay Gündoğan Manchester Citiyde toplam yedi yıl forma giydi. Bu takımla şampiyonluklar yaşadı,UEFA kupasını kaldıran el oldu. İlkay İstanbul’daki UEFA finalinin ardından 33 yaşında yeni bir heyecanın peşine takılıp ,futbolunun bir başka Dünya markası takımı olan Barcelonaya transferoldu. Mancherter Citiy İlkay’a bir jest yaparak ,onun Astonvillaya attığı unutulmaz golün büstünü yaparak ,onun adının verildiği idman sahasına yerleştirmişler. Her şey para pul demek değildir ,tamam iş bitti, sen gittin diye bir şey yok. Eğer bir futbolcu bir kulübe samimiyetle, hilesiz hurdasız uzun yıllar hizmet vermişse eğer ,onu bu şekilde ödüllendirmek çok güzel bir hareket. Bizde de Metin Oktayın, Can Bartunun isimleri sahalara isimleri verilerek ölümsüzleştiler. Bir farkla onlar öldükten sonra ,İlkay yaşama veda etmeden halen sahalardayken bu ödülü aldı. Aradaki farkı test etmeyi size bırakıyorum.
