DERBİ VE İLK YARI DEĞERLENDİRMESİ
Sakaryaspor, sezonun ilk yarısını önemli bir galibiyet ve güçlü bir mental yüklemeyle girdi. Zirve yarışının içinde bitirilen bir sıralama sanırım kimseyi mutsuz etmiş değildir. Hele ki kötü başlayan ve bir ara 13.sıralara kadar gerilemiş bir ekibin teknik direktör değişikliği sonrası yakaladığı ivme bir başarıdır.
TFF 1.lig korkunç bir hoca sirkülasyonunun olduğu bir yer. 5-6 maç kötü gidildiğinde teknik direktörün değişmemesi imkansız gibi. Bu durumu Sakaryaspor da yaşadı .İlk hafta sonunda takımın tek galibiyeti vardı. Hatta şehirde ‘Bu yıl kümede kalsak iyi!’ şeklinde söylemler başlamıştı.
Aslında teknik adam değişikliği de ilk başta umulanı vermemişti.Zorlu fisktürün ve uyum sürecinin etkisiyle kaybedilen puanlar sonrası Sakaryaspor 11 maçlık bir yenilmezlik serisi yakaladı.
Öyle ki yeşil siyahlı takım son yenilgisini Eylül ayında almış. Süreç içinde Tuncay Şanlı yeterli diploması olmamasına rağmen( çoğu faal hoca gibi) benim beklediğimden çok daha iyi bir performans sergiledi.
Sakaryaspor oldukça dengeli bir ilk yarı geçirdi. Takım deplasman ve iç saha tablosunda olduğu gibi genel tabloda da lig 4. Konumunda. Toplam 32 puanın 27’sini son 11 haftalık periyotta toplamış. Hatta son 11 haftadan oluşan bir tablo yaparsak yeşil siyahlı ekibimiz lig lideri konumunda.
Kabul edelim ki Tuncay Şanlı beklentilerin üzerinde bir performansla yol alıyor.Futbolcuların daha ileri düzeye gelmesini ,takım bütünlüğünü, mental dengeyi iyi yakalamış durumda. Kasongo’nun sakat olduğu dönemde Del Valle’nin müthiş bir şekilde devreye alınması var ki alınan puanlarda bu oyuncunun katkısı büyük.
Son lig karşılaşmasına gelirsek tam bir derbi kapışması oldu. 1954 yılına dek tek şehirde olan,renkleri de tıpa tıp aynı olan bu iki takımın statları birbirine 30 dk. uzaklıkta! Yani bir derbinin tüm şartlarını taşıyan bu karşılaşma ambiyans , heyecan olarak da ülkenin şu andaki en gerçek ve büyük derbisi olduğunu kanıtladı. Hele ki bir gün sonra derbi denilen ama hiçbir kültürelve sosyolojik altyapıya dayanmayan Fenerbahçe ve Galatasaray arasındaki rezaleti izledikten sonra yazdıklarımın ne kadar doğru olduğu bir kat daha iyi anlaşılacaktır.
Geriden gelip maçı kazanan Sakaryaspor, müthiş bir moral ve güçlü bir lig sıralamasında ilk yarıyı kapatırken rakip Kocaelispor’un da zirve yarışından kopmadığını belirtmek gerekir. Özellikle Sakaryaspor’un ikinci yarının ilk bölümündeki fisktürü biraz sert ! Buralar hasarsız geçilirse Sakarya ekibinin gerçekte olması gereken yer olan süper lige çıkacağına inanıyorum. Bu aynı zamanda Türk futboluna yeni Sakaryalı antrenör de kazandıracaktır.
Son olarak içimdeki hislerimi yazıya dökeyim. Pendik,İstanbul vs.yi nasıl hiç istemediysem Eyüp takımının da süper lige çıkmasını hiç mi hiç istemiyorum. Benim bu seneki arzum Sakaryaspor,Kocaelispor ve Göztepe’nin süper lige çıkmasıdır.Bu üçü lige zarar değil büyük fayda getirir.Sem takımları yoluyla beton ve plastikten başka bir şey görmediğimiz tribünler olmadan futbol olmaz. Hele son gelişmelerle marka değeri iyice yerlerde sürünen Türk futbolunun bu üç takıma süper ligde ihtiyacı var!
