Salı Sofrası
Dokunuş
Sakaryaspor evine, sahasına ,seyredenine kavuştuğu futbol akşamında üç puanı cebine koydu. Maçı sonundaki farka bakarak, alınan galibiyete destan yazacak değilim. Gitmeli olan bir maçın içinde öyle anlar yaşadık ki, bu maçın hikayesi kolay sözcüklerle anlatılamaz. Üç puan iyi puan, ona çok ihtiyacımız vardı, ihtiyacımız olanı alırken, yaşadıklarımızı, maçın analizini farklı başlıklarla sizin önünüze koymak istiyorum.
BAKKAL ELİ
Karagümrük maçıyla ilk maçına çıkan , farklı kaybeden Mesut Bakkal o gün yaşanan farklı yenilgi kabusu içinde sırıtanları, millî maç arasını da fırsat bilerek iyi tesit ettiğini düşünüyorum. Tecrübeli Mesut Bakkal Orta sahada Simona , Forvette D. Saint Loise ,Muhammed’e forma uzatırken, Emreyi, M. Pektemeki, Mendyi daha sonra değişiklik kulvarı içinde değerlendirdi. Bana göre Mesut Bakkalın savunmaya dokunmadan sadece orta sahada ve hücumdaki dokunuşları, hem maçın ilk devresinde ,hem de oyunun ikinci bölümünde yaptığı değişimler takımın oyun gücüne ,skor gücüne katkı yaptı.
İSMAİL, CEBRAİL VE VAR
İstanbulspor önünde kaleci İsmaillin 48 de yaptığı kurtarış ile maçın kırılma anı olabilecek bir pozisyona geçit vermeyerek üç puanın içindeki kaleci eli oldu. Cebrail, yenilen beraberlik golünde rakibine engel olamadı, ancak attığımız ikinci goldeki asistle Fernandonun attığı kafa golü de ona artı yazar. Maç içinde ilk kez etkili ortaladı ,şık bir golün oluşumuna katkı sundu. Ve gelelim Varın hikâyesine . Attığımız galibiyet golünün sevinç gözyaşları kurumadan İstanbulspor atağında uzaktan vurulan topta ,Kahramanın kafasına .çarpıp İsmail’i çaresiz bırakan golü orta hakem verdi. Ancak uzun bir incelemenin ardından Vardan gelen izleme tavsiyesi sonrası, maçın hakemi pozisyonun içindeki EDSV tesbit ederek ,İstanbulsporlulları kızdırdı, bizi ise sevince boğdu. Bu Var kararı Kahramanı da vicdan azabından kurtardı diye düşünüyorum.
GOLCÜ SAHNEDE
Sakaryasporda bu sezon en fazla gol atan Emre Demir yedek başladığı oyuna sonradan dahil oldu ama yine de maçın hikayesine nokta koyan adam oldu. Saint Loisin yerine oyuna giren Mandy ,ani gelişen kontratak da ,Emre Demirle pas trafiğini genişleterek ceza sahasına kadar girdi. Son hamlede Emre demire çıkarılan topta Emre Demir golü attı ve sonu mutlu biten hikayenin içine adını yazdırdı. Bu çoçuk gol adına kısmetli, bu çocuk oyun içinde devamlılık sağlarsa futbol verimi artar. Ondaki bu eksiği gören Mesut Hoca onu sonradan oyuna alarak ,kritik hale gelen oyunu onun attığı golle kopartmasında ben, bir futbolcunun nasıl ekonomik kullanıldığını görür gibi oldum. Sonuç yeni teknik adam kadro taraması yapıyor, ve bazı taşlarla oynayarak, Sakaryasporun oyun verimliliğini artırmaya çalışıyor. Simonu hemen fark etmesi onu artı yazar. Bazen şansın bizim yanımızda nöbet tuttuğu maçın kazanılmasına katkı sunarak tecrübesini konuşturdu.
BU NE PERHİZ ,BU NE LAHANA MİSALİ ( BİR TFF KLASİĞİ )
İbrahim Hacıosmanoğlu yönetimindeki TFF aldığı kararlarla tartışılmaya başlandı. Bazı kulüplerin yabancı hakem gelsin adına ,alt yapı oluşturmaya başladığı şu günlerde ,TFF Başkanı çıktı de diki, Biz kendi ülkemizin hakemlerine güveniyoruz. Pırıl ,pırıl bir genç jenerasyon geliyor diyerek ,bu isteme karşı duruş sergiledi, eyvallah. Bu konuda bizde ona buradan el veririz. Ancak TFF Yabancı hakeme karşı duruş sergiliyor ,sergilemesine de ,bir başka konuda takındığı tavra , Hakem eğitimi için yabancıya kucak açmasaına ne demeli? Olmadı Bay İbrahim Hacıosmanoğlu,olmadı. Yabancı hakeme karşı duruş sergilerken, yabancı hakem eğitimcisine de karşı duracaksın. Yok mu benim ülkemde Hakem eğitimcisi hocalar diye sorarlar adama . Nitekim yazılı ve görsel basında sormaya başladılar bile. Bu arada yabancı konusunda şimdiden düğmeye basıldı, seneye yabancı sınırsız olacak. Ehhh sonunda mülteci konusunda olduğu gibi, yabancı futbolcu cenneti de olduk desenize. Bakalım daha neler duyacağız, neler göreceğiz. Gördük bile, şimdide Süper ligte önümüzdeki sezon yabancı serbestliği için kong çalındı bile. Bitmedi, bizim yeni TFF Başkanı TFF 2 ligte yabancının ne işi var demiş. Bu yenilikler hayata geçer mi ? Bekleyip görmek lazım.
KARASU BİR ATIYOR ÜÇ ALIYOR
Baldaki temsilcilerimiz için gecen hafta çok iyi geçti. Üçte üç yaptık, Sakarya’nın Bal yürüyüşlerine umut yükledik. Ben Karasudaydım ,Karasu Karamürsel maçını izledim. Bana ne gördün Nazım Hoca diye sorarsanız ,ben siz ederim ki, bu Karasuspor bir atıp üç alırken gecen seneden daha iyi olduğunu size söyleyebilirim. Daha ne söylerim, tek farklı kazanımlar ,bu kazanımların içinden gelen iki gol penaltılarla gelmişse ben derim ki Karasuspor gol noktalarında çok üretken değil. Peki öyleyse nasıl kazanıyor? Nasıl olacak sağlam duruyor, çıktığı kontrataklarda bulduğunu atıyor. Sonra ne oluyor= Ne olacak savunmada ayakta kalıyor ,rakibine fazla pozisyon vermiyor. Üretken olmadan kazanmak iyide nereye kadar ? Karasusporun kadro yapısı içindeki savunmadaki Fikret, Orta sahada Arda, İleride tecrübeli Umut Pusat bu gün ki Karasusporu oyun içinde tutan ,takımın abi rolündeki oyuncuları .Onlar gibilerinin kulübede olmayışı bana göre Sarı kırmızı handikap. Karamürseli yenerken sadece bir kez pozisyon verdiler ,ondada direkler bizim yanımızda nöbet tuttular. Sonuç Karasuspor üç haftayı kayıpsız geçerek Sakarya’nın lideri oldu. Bana sorarsanız bu haftaki Keşan maçındaki favori rengimde Karasuspor renklerini taşıyor. Umarım 0 puanlı Keşan bize aslanmaz kesilmez. Yine de uyarmak isterim, bazen puansız takımlar can yakabiliyor. Sizsiz olun kendinizi onların sonunculuğuna kaptırmayın.
KORTLARDA N BİR RESİM ( O BİR FUTBOLCU ,O BİR EĞİTİMCİ EDİP DOKUMACI )
Eski Adapazarıspor Başkanı İbrahim Aygün’ün peşine takılarak, zaman, zaman Arifiye Tenis kulübüne giderim. İbrahim Başkan sayesinde doğayla baş başa olmak ,yeni dostluk kazanımlarım, o anların karı olarak sportmen bedenimde yer eder. Arifiye tenis kulübünde son olarak yıllar önce maçını yönettiğim ,birlikte kısa süreli hakemlik anılarım olan ,Eğitim dünyasından da tanışıklığım olan ,eski futbolcu, eski teknik adam Edip Dokumacı karşıma çıktı. Eğitim dünyasından Sanat Okulundan, Beden eğitimi öğretmeni ve Müdür yardımcısı olarak emekli olan Edip Dokumacı ,sportmen yüklü bedenine tenis aşkını da yüklemiş. Yaş 70 ama Edip hoca hala sporun peşinden koşan istekli bir yüreğe sahip. Yıllara meydan okuyan ,Teniste Milli olmak adına ,puan toplamak adına ilden ile koşan Edip hocaya spor yüklü yaşamında başarılar dileyerek ,Arifiye tenis kortunda Tenis seyretmeye devam etmek istiyorum. Gördüğüyüm kadarıyla bir zengin sporu olan Tenisi yakından izlemek, bile beni heyecanlandırdı. İbrahim Başkan el verdikçe doğayla iç çe, Sapanca gölü kenarındaki yalancı cennet misali bir alana yayılan ,Arifiye de , tenis heyecanı içinde bende bir seyreden olarak yol almak istiyorum. Yavaş yavaş Tenis konusunda Edip Dokumacıdan, İbrahim Aygün Başkandan bilgi toplamaya başladım. EEE insan seyrettiği sporun özelliklerini de bilirse ne kaybeder ki? Hadi bana iyi seyirler. meraklı olanları Arifiye Tenis kulübü kortlarına davet gönderiyorum.
BİR GAZETE HESAP SORUYOR (HAYDİ SOR,SOR )
Sakaryasporda sezon başında, sonrasında yaşanan yönetim kaosu için bir gazete gelen yeni yönetimin yanıtlaması istemiyle, her gün inatla hesap soruyor. Ne oldu Sakaryasporun paraları? Sakaryasporun borcu ne kadar ? Bu borçları kim yaptı? Sor babam sor. Suçlu ayağa kalk misali sorsa da bu gazete ,kimsenin ayağa kalkacak hali yok. Bu işin içinde kimler var, kimler yok, bunu herkes biliyor da, günün siyasal konjektürel nedeniyle ,bilenler ,kör ve sağırı oynuyor. Hoş bunu o gazete çalışanları ,sahibi de biliyor ama ..
İHK DEN OPERASYON ( ÖZGÜR BAŞKAN DÜĞMEYE BASTI )
MHK gibi Bizim ilde hakem evinin yeni İl hakem kuruluda geçmiş defterleri karıştırıp, hakemliği bıraktıktan sonra ,hakem evinin kurallarını bir kenara bırakıp fevri davranışlar içinde olan bazı isimlere görev konusunda veto uygulaması içine girdiğini duydum. Giden İHK Başkanının ,Fatih Sucuoğlunun göreve gelir gelmez, eski hakemlerden kendisine yakın olan bazılarını ,kurula ,bazılarını gözlemci kadrosuna almasına ,yeni İHK Başkanı Özgür Aygünün yol vermediğini duydum. Gerekçe, hakem evinin kurallarına, hakemliğin ruhuna aykırı hareket edenlere ben maç vermem diyormuş Özgür Aygün. İyi bir hakem, iyi bir idareci, Hakemlik ,idarecilikten kopsa bile, o camianın kurallarının ruhuna uygun hareket etmek zorundadır. Yok ben bildiğimi okurum diyerek tepki koyarsanız, gün gelir, geçmişte sergilediğiniz bu tutum karşınıza çıkar. Özgür Aygünün kadro dışı bıraktığı isimleri burada ifşa etmek istemiyorum, onlar kendilerini bilirler. Ha unutmadan Özgür Başkan fatih Sucuoğlu zamanında kurula giren ancak camiaya karşı ters tutumu olmayanlara da maç verdiğini, yapılan etapta gördüm. Bunun için örnek isim Yunus Eren. Özgür Başkan doğru olanı yapmış. Bir yerde muhalefet olur, olacakta ancak bunu yaparken bulunduğun camianın ruhuna uygun davranışlar içinde olacaksınız. Bu gelinen noktada Hakem evinde taşlar yeniden karılırken , Özgür Aygün ve ekibinin attığı adımlara, içeriğini daha tam , geniş olarak görmesem de şimdilik destekliyorum.
O PENALTI DEĞİLMİŞ
Kayseri Beşiktaş maçında Sakaryalı Atilla Karaoğlanın Kayseri ceza sahası içinde kalecinin verdiği topu eliyle düzeltip altı pas üstüne koyan futbolcunun bu eylemi Hafta içinde Belaruz ,Lüksenburk Uluslar ligi maçını yöneten ,bu maçta iki takım lehine verdiği penaltılarla gündem olan ,alkış alan Atilla Karaoğlanın BeşiktaşKayseri maçında vermediği penaltı penaltı değilmiş. FİFA, emretmiş ülkelerin MHK leri bu pozisyonda hakemlere penaltı verilmeyeceğini deklare etmiş. Kurallar, talimatlar o kadar hızlı değişiyor ki ,bu pozisyonu bende atlamışım. Pek ala TV çığırtkanlık yapanlar, yazılı basın osilatörleri bunu öğrenemediler mi? Öğrenmişlerdir de peşin hükümlü, yanlı yazılarına, yorumlarına tepki gelmesin diyerek, körler ve sağırları oynamak işlerine gelmiştir. yani sizin anlayacağınız Atilla Karaoğlanın çıkışından, yükselişinden rahatsızlık duyanlar ,bu olayın üstünü örtmeyi tercih etmişler.
DEVREARASI HAZIRLIĞI ( YÖNETİM ARAMAYA BAŞLADI)
Sakaryasporun devre arasında ligdeki konumu ne olur ? Bu şimdilik belli değil, gidilen yol iyi değil, bu yolun içinden başarı çıkar veya çıkmaz ,ancak daha önce gördüğümüz filim yine devreye girecek gibi gözüküyor. Cumhur Genç Başkanlığındaki yönetim şimdiden yeni arayışlar içine girdiğini medyadan takip ediyoruz. Sürprizimi? Neden süperiz olsun, bu yönetim Teknik adamda gönderir(Gönderdi) ,karşılığında TFF de dosyalar artarmış, kimin umurunda. Bana göre devre arasında, eldeki yetersiz yabancılar içinden temizlik yapılır, yeni isimler Rüstemlere konarsa ,buda benim için süperiz olmaz. Ha ben böyle diyorum ama devre arasında TFF deki sorunlu dosyalar karşımıza çıkarsa onu bilemem. Çıkarda, bu yönetim bunu aşar diyenler düşünsün.
