22 yıldır fakirlere sadece “şükretmeyi” öğütleyen AKP iktidarı, yine şaşırtmadı. Alım gücünün eridiği, Türk Lirası’nın pula döndüğü bu tek adam rejiminde, işçinin, emekçinin ve emeklinin yok sayılması, sadece bir sınıf politikasından ibarettir. Denetimsizlikle büyüyen serbest piyasa ekonomisi, AKP döneminde adeta altın çağını yaşamaktadır.
Unutulmamalıdır ki, ülkelerin çöküşü ekonomiyle başlar. Açlık ve sefalet; psikolojik travmalara, ardından da suç oranlarının artmasına zemin hazırlar. Bugün işçinin ve garibanın kazandığı para, yüksek vergilerle ellerinden alınırken, beşli çetelerin vergilerinin silindiği bir sistemle karşı karşıyayız. Bu düzen; orta direğin yok olduğu, zenginin daha zengin, fakirin daha fakir hale geldiği planlı bir çöküştür.
Asgari ücreti çocuğunu özel okullarda okutanlar, son model araca binenler değil; çocuğuna harçlık veremeyenler, barınma sorunu yaşayanlar, evine et sokamayanlar belirlemelidir.
Planlanan çöküşün tek kurtuluşu, Cumhuriyet Halk Partisidir. Üretimin destekleneceği, ekonominin kalkınacağı; işçi, emekli, emekçi, köylü, çiftçi, iş insanı, memur, herkesin mutlu olacağı bir ülkeyi birlikte inşa edeceğiz.
Her derdin var bir çaresi o da Cumhuriyet Halk Partisi!
