Salı Sofrası
Beraber yürüdük biz bu yollarda
Sakaryaspor grubunda fikstür zorluğu işaret eden karşılaşmalar oynarken ne yapmış.? İçerde kazanan, dışarıda berabere kalan bir Sakaryaspor izleniyor. Bazı maçlar vardır alınana beraberlik su götürür sonuç olarak bir kenara not edilir. Bana göre fikstür zorluğu gibi gösterilen maçların içinde bile, kazanılması gereken maçların olduğunu görüyorum. Neyse bu hafta Ankaradan gelen bir puanda zorluk derecesi yüksek bir maç olarak bir kenara atalım. Bundan sonrasına önümüzde duran fikstüre bir baktım ,Hekimoğlu, Sivas Belediye gibi zirve odaklı oynayan takımlardan gerisi ,oynadığımız maçların ağırlığında gözükmüyor. Amma velakin o takımların maçlarına da baktığımızda her türlü sonuca odaklı oldukları gerçeğimde var. Kahraman Maraş, Niğde Belediyeyi çok ciddiye almasak ta ,diğerleri kolay lokma değil gibi duruyorlar. Sonuç mu, sonuç Sakaryaspor bu gün itibarıyla grubunda Van ,Hekimoğlu ve Sivas Belediyenin gerisine düşse de, birincilik için şansı halen Rüstemlerde konaklıyor. Yedi haftanın içinden çıkan sonuçların karşılığında ,umutsuzluk kantarı çok fazla ağır basmıyor.
YOK BİRBİRLERİNDEN FARKLARI
TFF 2 de Sakaryasporun grubuna bir bakıyorum, valla kimin eli kimin cebinde belli değil. Oysa sezon başı grubun hikayesi yazılıp çizilirken, bazı kalemlerin grubun çok güçlü olduğunu ballandıra ballandıra anlatırken, Sakaryaspora bir olmak adına şans tanıyanların sayısı çok azdı. Grupta altı ,bitti yedinci hafta devreye girdi. Ben altı haftanın içine bir baktım ,grupta yer alan iddialı futbol kostümü giyen o kadar birbirine yakın takım varki ,zirve ateşi içinde yer alan ,puan olarak oralara aday gözüken tas tamam yedi takım var. Vanspor, Hekimoğlu, Sivas Belediye, Bodrum, Bayburt Özel İdare, Corum FK ve Sakaryaspor. Öyle görülüyor ki ,grubun geleceği ile ilgili futbol hikayesi yazılırken bu takımlardan çok bahsedeceğiz. Şöyle bir bakalım halen yenilgisiz olan Sakaryaspor içerdeki başarıyı dışarıya taşımış olsaydı ,TFF 2 şarkıları şehrin üstüne bir TFF 1 umudu olarak çöreklenirdi. Ama yine de öyle gözüküyor ki, Sakaryaspor grubun bu resmi içinde TFF 1için hiçte umutsuz değil. Altı haftanın içine baktım ben bunları gördüm. Bakalım yedinci haftanın içinden çıkacak sonuçlar beni hanki tahmin rıhtımına ışınlayacak. Yedinci haftanın kazananları, puanlarını yükselten takımların isimleri evinde Velimeşeyi 3-1 le gecen Hekimoğlu, Serik Belediyeyi evinde 2-0 yenen Vanspor olarak işaret ederken, Sivas Belediyenin deplasmanda grubun iddialı takımı Corumu 2-0 yenmesi, zirve ateşini yükseltecek sonuç olarak bir kenara not etmek gerek.
BU ÇOÇUĞU İZLEYİN ( BAŞAR HARMANLIKSPOR)
Belki biraz erken, belki biraz daha izlemek gerek ama , Harmanlıksporda 2003 doğumlu Başar adındaki bir genç futbol gönlümü okşadı. Harmanlıksporun İzmit’te Suadiyesporla oynadığı karşılaşmada karşıma çıkan bu genci ,,futbolu benden daha iyi bilenler lütfen gözlem altına alsınlar. Bana göre sarı saclı, gözlerinin rengini bilmiyorum, boylu poslu, futbolu fuleli ,rakibi yıpratan hamleleri olan bu gencin, futbol adımları bana göre, yükselmeye ,daha yukarılara çıkmaya aday. Dediğim gibi futboldan benden daha iyi anlayan, geleceğin peşinde olan futbolcu avcılarına bu çocuğun ismini veriyorum.
MAVİ LACİVERT RESİM( NECİP-NEJDET VE NAZIM )
Gecenlerde bir zamanlar Demirspor forması giyen Nejdet Çömlekin evinin önünde, 1968-1969 sezonunda aynı takımda forma giyen Necip Koçkarında katılımı ile mavi lacivert futbol gemisinin geçmişine doğru kürek çekildi. Anılar, yaşananlar bu günle tokuşturulurken çaylar içildi, kurabiye yenildi , geçmiş bu günün yaşlı bedenlerine enjekte edildi. Necip Koçkar ve Nejdet Çömlekçi o günün kadrosunun resmine sıkı sıkı sarılırken ,bu gün hayatta olmayan Hakkı Kösemen, Sedat, Vahit, Sarı Yusuf hüzünlü gözlerle yad edildi. Bu günün sohbet zenginliği içinde Necip Koçkar öyle bir laf ettiki sormayın gitsin. Yahu dedi şu Sapancalı kaleci Celal bir maçta on bir çıktı , o günün Demirsporunda resmi çıktı diyerek olaya espiri zenginliği kattı. Ne gariptir ki 1973-75 yılları arasında Demirsporda forma giyen, kah on bir çıkan, kah yedek kalan ,kah oyuna sonradan giren Bendenizin ( Nazım Aktürkün ) Demirspor kadrosu ile resmim yok iyimi. Ne yapalım o gün ki çalkantılı süreçte ,gelişmeyen teknolojide resim bazen çekilmiyordu. Olsun bizde o günlerin içinde hala bende var olan anıları koyarıım futbol gönlüme. Demirsporda olduğum yıllarda çok büyük desteğini gördüğüm ,bu gün artık hayatta olmayan ,pamukovalı Alpay abi mide bu vesileyle anmak isterim. O çok ama çok iyi bir insan ,çok iyi bir stoberdi. Ruhun şad olsun sevgili abim. 1968-69 Demirsporunun o gun ki kadrosu üst sıra sağdan sola Sarı Yusuf ( rahmetli) Celal , Nejdet , Vahit ( Rahmetli ) Tuncay,Mustafa. Oturanlar Sağdan sola ,Necip Koçkar, Mustafa ,Hakkı Kösemen ( Rahmetli),Nazım , Sedat ( Rahmetli)
HER İYİ FUTBOLCU İYİ TEKNİK ADAM OLURMU?
Bizim ülkemizde futboldan sonra teknik adamlığa geçişte bir hayli yoğunluk yaşanır. Amatör olsun ,profesyonel olsun ,futboldan kopuşlardan sonra ,teknik adamlık resmi taşınır futbola hizmet köprüsüne. Kimileri köprüden geçer, kimileri o köprüden geriye dönerler. Örnek mi ? Rıdvan Dilmen. Örnek mi Ali Gültiken ,örnek mi Metin Tekin ,Örnek mi Oğuz Çetin,İlker yağçıoğlu . Futbolumuzun tarihi derinliğinde daha bir çok isim var da, bunlar ilk aklıma gelenler. Bu konuyu neden buraya taşıdım? ,Umit Karan son gittiği takımdan ayrılmışta ,bu ayrılığın içinden yola çıkarak böyle bir teknik gezinti yaptım. Sözün özü, velhasıl kelam ,futboldan sonra hemen teknik adamlığa soyunan her isim, bu kapıdan yemek yiyemiyor. Her iyi futbolcudan iyi teknik adam olmuyor diyerek bu konuyu daha fazla uzatmayalım diyeceğimde , bu konunun içindeki gerçekler bununla da bitmiyor ki. Takım sayısından kat ve kat fazla teknik adam zenginliği var benim ülkemde. Böyle olancada kartvizit antrenörlüğü devreye giriyor. Geçenlerde bizim ilde kitapının tanıtımı için gelen Yılmaz Vuraldan dinledim ,kartvizit antrenör hikayesini. Özetle Teknik adam dünyasında Türkiye gibi, Liyakat değil ,elindeki siyasi kartvizit önemli.
İTİBAR VE SEVGİ
Gecen hafta Salı sofrasında hakem evindeki son gelişmeleri dilime dolarken ,gördüğüm hakem ve gözlemci resimlerinin yenileşen yüzüne bakarken kendi penceremden bir takım notlar tutmuştum. İsterseniz itibardan başlıyayım. Nerede ,ne şartlarda ,ne unvanla görev yaparsanız yapın ,hizmet ettiğin evde sizden sonra gelenler , sizi dikkate almıyor, sizin tavsiyelerinize kulak tıkıyorsa , hizmet aşkınız geri vitese takılır. Geçmişte camialara hizmet edenler ,hizmete tecrübe birikimi eşliğinde devam edenlere itibar gösterilmesi ,o insana ,ve ondan sonra geleceklere ,hak edenlere gereken değeri verdiğinizinim resmidir. Mesela Hakem evinde ,mesela ASKF de , gelmiş geçmiş yönetimlere gösterilecek sevgi saygı, vefanın ,itibarın o insanlara takılacak en önemli hizmet nişanıdır. Ben hakemim ,ben hakemleri çok seviyorum. Bu sevgimi hakkedenlere verdiğimin altını çizmem gerek. Çünkü son yıllarda hakem evinde bana sırtını dönenlere sevgimi nasıl vereyim ki. Yüzünü benden esirgeyenlere benim gönlümde var olan sevgiyi uzatmama çok zor be hakem beyler. Bu gün ki yönetime bir notum olsun ,giden gider ,kalan sağlar bize yeter şeklindeki tavrınız bu güne ışık tutmaz. İçerde kangren olan yarayı kaşıyanların gitmesine sırtınızı dönebilirsiniz de ,gönülden hizmet eli hakem evinde olanlara karşı bu tutumu takınamazsınız. Bu gün siz varsınız, yarın kalmayacaksınız. Onun içinde yarın itibar görmek ,resminiz hakem evinde asılı kalsın istiyorsanız bu gün atacağınız adımlara dikkat ediniz. Bir tavsiyem daha ,yaştan emekli olanlara sevginize birde ödül törenini ekleyin. Sanırım Bu yorum biraz anlaşılması güç kelimelerle donatıldı. Umarım okuyanlar okuyunca ne anlatmaya çalıştığımı anlamak adına biraz gayret ederler.
YARIŞ ( KARAOĞLAN VE NUMANOĞLU)
Hayatın her alanında insan hayatı içinde bir yarış, bir koşuşturma vardır. Yarışın içinde kimi maraton koşar,kimi kısa mesafe koşar . Bazı yarışlar kişiler arasında geçer. Ben size bu gün Hakemlerin koşu alanlarından bahsedeceğim. Benim alanım Futbol olduğu olduğu için Futbol hakemlerinin yüksekte gezenlerine bir göz atacağım. Biliyorsunuz bizim İlden Süper ligte düdük çalan Atilla Karaoğlan isminde bir hakemimiz var. Karaoğlan hem ilimizi temsil ederken ,hem de Anadolu hakemliğinin Süper liğteki gururu. Gecen hafta FB maçında başarılı bir maç yöneterek ,kritik bir eşiği gecen, MHK nin gözüne giren Atilla Karaoğlan’ının yansıra ,Metropol kentlerin hakemlerinden Kaan Numanoğluda MHK nin yeni gözdesi gibi gözüküyor. Numan oğlu gecen hafta Avrupa Uluslar kupası maçında Halis Özkahyanın yönettiği Finlandiye maçında 4 hakem olarak görev yaptı. Ben bu atamayı nasıl okuyorum? Bana göre MHK Numanoğlunu Süper ligin üstü yerlere taşımak adına hamle başlatmış gibi gözüküyor. Biliyorsunuz Kaan Numanoğlu ,Atilla Karaoğlan FB nin maçında düdük çalarken oda Kayseri-Trabzon maçında düdük çalmıştı. Bana göre MHK Karaoğlan, Numanoğlu yarışını ateşlemiş. Umarım bu yarıştan Karaoğlan ismi daha fazla öne çıkar.
ÖLDÜKTEN SONRA UNUTULMIYACAKSIN
Her canlı doğar, büyür ,gelişir her sürecin içinde genç beden yaşlanır ,yavaş yavaş ölüme doğru yol alır. Kacınılmaz sondur ölüm. Ancak yaşarken, yaşamın içinde bıraktığın izler çok önemlidir. Yaptıklarınla anılırsan ,iyi anılmak adına yaşadığın günlerin içine ekeceğin yaşam doğumu ,geride bırakacağın hikayenin içinde unutulmaz anlar bırakmalısın. Mesela Ulu Önder Atatürk ,unutuluyormu? Dünyadayken 56 yıllık yaşamına kattığı değerler, büyük devlet adamı resmini karanlık eller hırpalamak adına yoğun caba harcasalar da bir türlü başaramıyorlar. Onlar, onun adını unutturmaya çalışmalarda ,o yine de büyümeye ,ölümsüzleşmeye doğru koşuyor. Biz Atatürk olamayız, o bir deha ,o bir lider, o ülkenin ve dünyanın geleceğini önceden işaret eden lider olarak, Dünyada bile marka değeri yüksek bir dünya lideri. Özetle her insan bu dünyada misafirdir, aslonan yaşarken doğru yaşamak ,doğru anılmak adına doğru işler yapmak veya beceriniz gereği insanlık adına iyi şeyler yapıp, gelecekte isminizin iyi anılması ,ölümsüzleşmesi için yaşamınızı her konuda zenginleştirerek bu dünyadan gitmek gerek. Zım olanlarını alın ,Bu haftalıkta benden bu kadar. Siz her zaman olduğu gibi size lazım olanları alın ,kalanlar benim olsun .