Salı sofrası
Hasta adamı kim iyileştirir?
Sakaryaspor son yıllarda kötü yönetiliyor. Al birine vur ötekine. Belli isimler arasında ,sanki pasla salarak kurulan yönetimlerin beceriksizlikleri ,56 Yıllık tarihi olan Sakaryasporu ,Futbolda hasta adam konumuna soktu. Bir ara komaya giren, son anda komadan çıkıp, TFF 3 den, TFF 2 ye tutunan Sakaryaspor kongre öncesi ,bu günlerde yine yeni yeni bir yönetim kaosunun pençesinde . Son üç yılda yaşanan playoff hüsranı, her seferinde sil baştan yapılan yeni yapılaşmanın ucuna takılan, TFF 1 sevdasının ateşi bir türlü sönmedi. Bu sene yine bir TFF 1 ateşi yakılacak. Bu ateşi Cumhur Genç mi, bir türlü kendisine güvenilmeyen, hakkında bir çok söylenti dolaşan, adaylığını iddialı vaatlerle açıklayan Uğur Akkuş mu söndürür.? Cumhur Genç bilinen bir isim. Bu bilinen ismi Büyükşehir Başkanının desteklediği bu şehirde her yerde seslendirilir. Bu gün ibre, Sakaryaspora çok şeyler vaat eden ,getireceği teknik adamlar listesini , bir çok ünlü isimle süsleyen Uğur Akkuşa döner mi? Döner veya dönmez , yanında Büyükşehir desteği olsa da gelecek olan yönetimlerin cebinde Sakaryaspor sevgisi ile beraber Sakaryaspor adına harcayacağı para olmalı. Yönetim kadrosu farklı, bu şehrin iyi ,daha önceden bilinmemiş isimleri bu alana çekmek gerek. Uğur Akkuşun teklif götürdüğü, daha önce Adapazarısporda iki yıl Başkan yardımcılığı, iki yıl başkanlık yapan, Adapazarısporla Bal ligine çıkma başarısı gösteren iş aadamı, Mali Müşavir İbrahim Aygün bana göre yönetici olarak kapısı çalınması gereken önemli bir isimdir. Ben kolay kolay her konuda isim zikretmem, kefil olacağım insanı yakinen tanımam gerekir. Futbolcu yapılanmasında nasıl ki Metin Çerlikin ismini veriyorsan, İbrahim Aygünü de yeni yönetim kadroları içinde görmek adına burada ismini zikrediyorum. Bu benim değil Sakaryasporun menfaatinedir. Çünkü Sakaryaspor son yıllarda yanlış transfer, ve de yanlış yönetimsel hamlelerle çok zaman kaybetti. Umarız bu kongrede başkan kim olursa olsun, önce iyi yönetim ,sonra Kocaeli faciasından sonra darmadağın olan , yeniden kurulması kaçınılmaz gibi gözüken yeni Sakaryaspor planlanması, bu işi daha iyi yapabilecek birine teslim edilir. Sakaryasaporun iyi olması adına geçmişten o kadar kötü örnek var ki, bu gün için Sakatrryaspora talip olan yönetimler iyi olan ,iyi olabilecek hamleleri atma kl adına zorlanmayabilir. Tabi bunun için bu işi iyi bilen ,Sakaryasporun ağr olan yükünü taşıyabilecek olan yönetime ihtiyaç var. NOT Kongre ilk çoğunlukla mutlaka olsun. Çünkü Sakaryasporun yeni yapılaşma adına zaman kaybına hiç ama hiç tahammülü yok.
TİMUR HOCAYA BİR KONUDA KATILMIYORUM
Timur Şahin el hoca Kocaeli faciasının ardından bizim gazeteye konuşmuş. Konuştukları içinde bir çoğuna bende kefilim. Ama biri var ki ben buna katılamam. Futbolcular maça konsantre olamamışlar. Yahu Timur hoca maç öncesi şampiyonluğu çark caddesinde kutlayacağız diyen kaleci Oğuz, kupayı Külliyeye götüreceğiz diyerek, çok iddialı adımlar maç öncesi atılmıştı. Futbolcular maça konsantreydiler ama Kocaeli onların ritmini ,futbol aryalarını çok önceden bozdu. Bozgun erken başladı ve Sakarya Komşudan tarihi bir futbol dersini Rüstemlere taşıdı. Timur hoca kadro planyasını ,Timur hoca finalde iki takımın kulübesindeki farka dikkat çekmiş. Doğrudur ,Timur hoca bunları dillendirmeden önce , biz sezon başı bu konuda kitap olacak kadar çok dile getirdik. Kurulan kadronun yaşlılığına dikkat çeken Timur hoca diyor ki , bu takım eğer ,olaki TFF 1 çıktı, kadroda kaç oyuncu kalırdı? Hiç kalmazdı. Çünkü kurulan bu takım sadece TFF 1 çıkma ayarlı bir takımdı. Sonuç Timur hoca diyor ki, bu gün yaşananlardan ders alınmalı. Bu noktada bizde Şahinel hocaya el verip konunun üstünü kapatıyoruz. Çünkü kayıp seneyi deştikçe içinden bolca hüsran çıkar. Şu Coronalı günlerde , valla çekilmez.
NOT Daha sonra yine bizim gazeteye Coşkun Demirbakan konuştu. Çok şey anlatmışta, ben final başlığını alıp buraya not ediyorum. Buraya kadar yapılan harcamalar, doğru yönetmlerle,doğru yapılaşmayla ,şayet doğru yapılmış olsaydı ,bu takım çoktan ,bırakın TFF 1,süper ligi görmüştü. Doğru söze ne denir. Çoşkun demirbakana bu konuda buradan bende el uzatırım.
BİZİM ATİBAMIZ (HAKAN ÖZMERT)
Antalyaspor 36 yaşa merhaba diyen Hakan Özmerti bir yıl daha kadrosunda tuttu. Bu çocuk bizim çocuğumuz, bu çocuğun Futbol alt yapısı Hollanda, Bu çocuk Akyazlı, bu çocuğu ilk futbol eli uzatan rahmetli Mustafa Kanberler, daha sonrada yine bu gün aramızda olmayan Aykut Yiğittir. Bu kadar çok Sakaryalı olan Hakan Öz mertten ne hikmetse Sakaryaspor futbol verimi alamadı. Bu çocuk futbola hizmet yıllarını hep dışarılara taşıdı. Sağlam futbol alt yapısı ile, futbol aklıyla ,futbolda önemli yerleri gezdi. Bakın onun 2003 de başlayan profesyonel yaşamında han ki takımlar var? Sakaryaspor ,Karşıyaka, Antalyaspor, Karabukspor, Orduspor, Kasımpaşa, Sivasspor ,Başakşehir ve son durak Antalyaspor. Sanırım Hakan Özmert burada futbola nokta koyar. Gecen hafta içinde Yayıncı kuruluşta Tunc Kayacı’ya konuşan Hakan Öz mert, kendine iyi baktığını ,hala futbola verecek gücünün olduğuna vurgu yaparken kendine Emre Belezoğlunu, Beşiktaşta çok önemli işler yapan ,38 yaşına gelmesine karşın hala sahada olan Atiba Hutchinson örneğini vererek ,futbolda gidebileceği yere kadar gidebileceğinin sinyalini verdi. Bir not bir futbolcu kendini işine ,yani futbola verirse ,eli ayağı tuttuğu zamanlarda kendine iyi bakarsa ,yaptığı işi çok severse bu sevgi ona sonunda futbolun içinde uzun yıllar kalmasına müsaade eder.
İÇSEL ÇEKİŞME
Sakaryasporun bu sene kaçan TFF 1 umutları için bazı oyuncuların açıklamaları bazı gazetelerde kendine yer buldu. Namaz kılanlar, Kılmayanlar, eskiler, yeniler bir sürü yakıştırmayla, Sakaryasporun yaşadığı dramatik sonun hikayesi ,içsel kavgaya doğru kaydırılmaya çalışılmış. Doğrudur, değildir, ben bu işin orasında burasında değilim. Ben bir şeyin peşindeyim, bu takım içerden dışarıdan dejenere olmuş, sil baştan tolu temizlik vakti. Biliyorum zor ama, bu ortaya çıkan iddialardan sonra ,temizlik şart oldu. Yeni yönetimin önünde yığınla sorun var. Bu nedenle bu sorunları aşma gücünü kendinde bulanlar ,Sakaryaspor dan faydalanmak yerine ,Sakaryaspor sevgisini yüreğinde hissedenler gelsin yönetime. Hadi size iyi pazarlar.
BAŞARLI HAKEMLERE GÜN DOĞDU( Fırat Aydınus)
Bizim MHK bu sezon için yeni bir karara imza attı. İngiltere’de sıkça örneklerine tanık olduğumuz ,yaşta emekli olmuş , gerek fiziki yapısı ,gerekse hakemliği hala iyi olan isimlere ekstra şans verme paketi ,biz dede devreye girdi ,girecek. Spor kamuoyu hakemlik yılları başarılarla dolu olan ,Hakemlikte FİFA yı görmüş, Cüneyt çakırdan daha iyi hakem olduğu iddia edilen Fırat Aydınus kanunu olarak nitelediği yaştan emekli olan hakemlere tanınan bu şans eğer TFF den de kabul görürse ,bu konuda Fırat Aydınus’la açılan bu kapı önümüzdeki yıllara da yayılacak. Bize göre bu uygulama Türk hakemliğinden çok şey alıp götürmez, aksine bu işi daha iyi yapmak adına hakem camiasını tetikler. Bu nedenle FİFA da 45 olan bitiş yaşının , ülkelerde kendi liglerinde yukarıya taşınması bizim hakemliğimize eksi değil ,artı yazar. Muhtemelen Fırat Aydınus’la başlayacak olan bu uygulama Türk hakemliğine ve de Türk futboluna hayırlı olsun.
LİLLE BURAKI ÖDÜLLENDİRDİ
Fransa medyasının yapamadığını, Burak Yılmazın şampiyonluğa taşıdığı takımı, Lille yaptı. Geride kalan sezonda attığı gollerle Lille’nin şampiyonluğunda büyük pay sahibi olan Burak Yılmaz, Lillede yılın futbolcusu ünvanlı kupayı aldı. Fransız takımı bu kupayı Burak Yılmaza sade bir törenle vererek ,Fransız spor medyasına inat ,Burak’ın hakkı olan yılın futbolcusu ödülünü vererek, onun şampiyonluktaki emeğini taçlandırdı. Bırakalım Fransa’nın taraflı medyasını, Lille yönetiminin ,futbolcusuna hakkını teslim eden davranışına benim sofradan alkış ödülü gönderiyorum. Burak bana göre, attığı gollerin, oynadığı futbolun karşılığını , Fransa’da kendi takımı tarafından yılın futbolcusu Ödülünü alması , daha şık ,daha fazla ses getiren bir ödül anlayışı olmuştur.
EZİLEN SINIF ( Kulüp Çalışanları)
Hakkını alamasa da susan, işten atılma korkusu ile dolu olanlara örnek Sakaryaspor evinde yaşanmış. Gazetelerin yalancısıyım, Rüstemlerde, yeni Atatürk stadında çaılşanların ödenmemiş paraları,ödenmemiş hakkedişleri varmış. Arkadaş her nedense, geçmişten beri yönetimler kendi çalışanlarına karşı hiç de adil olmuyorlar. Yanlış hatırlamıyorsam, Bir zamanlar Vedat yaşlı canın başkanlığı döneminde .çalışanları birikimleri için, karşılıklı anlaşmalar halinde helalleşmenin olduğunu biliyorum. Bu süreç içinde bu helalleşmenin çalışanları ne kadar mutlu ettiği , hala gözümün önünde yeşil siyah tur atıyor. Ey yönetimler, futbolcu alacaklarından kaçamayan yönetimler, emrinizde olan alacakları asgari ücret için gözünüzün içine bakan çalışanlarınızın alın terlerinin karşılığını ertelemeyin. Yeni gelecek yönetimlere tavsiyem olsun ,çalışanlarınızın emeklerini zamanında ödemeye çalışın. Bir futbol evinde çalışanlar mutlu değilse, o evin futbol mutfağının bacası iyi tütmez.
HİÇ ÇALMADIM ( MEHMET ASLANTUĞ)
Mehmet Aslantuğun bu paylaşımını yeri ve zamanı geldiğince her fırsatta yazmaya devam edeceğim,taki ülkemde çalmanın haram olduğu, her şeyden önemlisi insan sevgisi ortaya çıkana kadar. Bu alıntının yukarıyla uzaktan yakından ilgisi yok. Bu alıntı bu gün için bir çok gerçeği içinde barındırdığı için yazıyorum. Buyrun bakalım Mehmet Aslantuğu bu konuda neler paylaşmış. 1)Hiç çalmadım, günah olduğu için değil, karaktersizlik olduğu için.2) Muhtaçlara yardım ettim ,sevap olduğu için değil, insan olduğum için.3) Hiç rüşvet almadım ,haram olduğu için değil, etik olmadığı için. Yani insan olmak için önce vicdanımız olmalı. Bu paylaşım beni çok ama çok etkiledi. İnsanlığın ,inancın gerçeğine toplum o kadar ne kadar yakınız ? Hadi bakalım sorgu odasına. Bu haftalıkta benden bu kadar siz her zaman olduğu gibi kendinize lazım olanları alın ,kalanlar benim olsun.